Günlük ihtiyacınız olan 5 besin

29 Ağustos 2012 yazildi.

Dr. Mehmet Öz Show’ da günlük ihtiyacınız olan 5 besin açıklandı. Peki bu beş besin hangileri?

Günlük beslenmenize lif, vitamin D, su, kalsiyum ve omega 3 besinlerini ekleyerek, akıl ve kalp sağlığınızı iyileştirebilir, bağışıklık ve iskelet sisteminizi güçlendirebilirsiniz.

Lif: 
Meyve, sebze ve tam buğdayda mevcut olan Lif hazım için gereklidir. Lif, ayrıca diyabet ve kalp hastalığı riskinizi de azaltır. Günlük lif ihtiyacınızı karşılamak için ahududu, frambuaz, yulaf ezmesi, mercimek ve pişmiş enginarı mutlaka yiyin.

Vitamin D: 
D Vitaminin öneminin farkına değiliz. Belki de doğada D vitamini içeren çok fazla besin olmadığındandır. D Vitamini kemik sağlığınızı iyileştirir ayrıca bağışıklık sisteminize de faydalıdır.D vitamini almanın en iyi yolu asında göğüs dekoltesi, sırt ya da bacaklarınıza 15 dakika boyunca güneş banyosu yapmaktır. Yüzünüzü ve ellerinizi yaşlanmaya karşı her zaman korumanız gerektiğini unutmayın. Ve ilk 15 dakikadan sonra tüm vücudunuza UVA ve UVB içeren güneş koruyucucu sürmeyi ihmal etmeyin.

Su: 
Düşünerek ya da beceri gerektirmeden başarılabilecek bir konu. Aslında günde ne kadar su içmeniz gerektiğini söyleyen genel bir formül yok. Günlük su ihtiyacınızın belirlenmesi genel sağlık durumunuz, hareketliliğiniz ve nerede yaşadığınız gibi bir çok faktöre bağlı. Yeterli su içip içmediğinizi gösteren bir rehber sunmak gerekirse; gün boyunca ender susamak ve renksiz ya da hafif sarı 1.5 litreye yakın idrara çıkmak. Ayrıca suya elektronik bir karışım ekleyerek içebilirsiniz. İçtiğiniz suya yarım çay kaşığı kabartma tozu, tat vermesi içinde 1 çay kaşığı kaktüs özü ve 1 çay kaşığı da deniz tuzu ekleyebilirsiniz. Böylelikle vücudun su kaybetmesini önleyecek ve enerjinizi de arttıracaksınız. Karışımın içerisinde yapay hiçbir madde olmadığı gibi, kilo aldırmaz ve formada kalmanıza yardımcı olur.

Kalsiyum: 
Birçok kişi iskelet yapısının doğru gelişmesi için kalsiyumun önemini biliyor. Ancak kalsiyum kilo kaybına yardım ettiği gibi, kolon kanseri gibi bazı kanserlerden de sizi korur. Günlük kalsiyum ihtiyacınızı karşılayacak dozda bir vitamin alın ya da kalsiyumdan zengin süt, fasulye, kuru kayısı gibi besinler tüketin. Kalsiyumu D Vitamini ile birlikte aldığınız zaman daha doğru kullanılmış olacaksınız.

Omega 3: 
Beyin ve kalp sağlığı için çok gerekli olan Omega 3, ayrıca vücudun kanserle savaşmasına da yardımcı olur. Omega 3 yağlarının kaynağı balık yağı, bazı bitki ve fındık yağında mevcuttur. Omega 3 yağ asitleri kalp krizi ve felç riskini azaltmakta ve  tansiyonu düşürmekte güçlü rol oynar.

Kadınların organik hastalığını biliyor musunuz?

yazildi.

Kadınlarda adet düzensizlikleri hormonal olabileceği gibi organik sebeplerle de meydana gelebiliyor. Organik adet düzensizliklerinin mutlaka ayrıntılı olarak  araştırılması gerekiyor.

Avrupa Tüp Bebek Merkezi Klinik Direktörü Op. Dr. Serhat Partalcı, rahim iç yüzeyinde gebelik oluşması ve embriyonun beslenmesi sağlamak için oluşan tabakanın, döllenme olmadığı zamanlarda dökülüp vücuttan atılmasına halk arasında ay hali, adet, regl, tıp dilinde ise menstürasyon olarak adlandırıldığını belirtiyor. Op. Dr. Serhat Partalcı, adet kanamalarının düzensiz olmasının birçok soruna sebep olduğuna dikkat çekiyor.

Yaş Çok Önemli

Düzensiz vajinal kanaması olan kadınlarda yaşın çok önemli olduğuna değinen Partalcı, 40 yaş öncesi olan çoğunlukla hormonal nedenlere bağlı iken, 40 yaş sonrası ise hormon dışı sebeplerden kaynaklanan düzensiz kanamaların yüksek olduğunun altını çiziyor.

Adet kanamalarının düzensiz olduğu durumlarda, pıhtılı, ağır ve sancılı olması, 2-8 gün arası normal olan kanamaların daha uzun sürmesinin organik ve hormonal sebeplerden kaynaklandığını aktaran Op. Dr. Serhat Partalcı, rahimde ur, tümör, yumurtalık kistleri gibi problemler yaşanıyorsa; organik adet düzensizliğinden, yapısal bir problem olmadan yaşanan düzensizliklerin ise hormonal sebeplerden oluştuğunu belirtiyor.

Ergenlik Öncesi ve Menopoz Sonrasına Dikkat!

Bir düzensiz adet kanamasının nedenini hormonal bozukluğa sokabilmek için diğer organik sebeplerin ekarte edilmesi gerektiğini ifade eden Op. Dr. Serhat Partalcı, özellikle ergenlik öncesi veya menopoz sonrası vaginal kanamaların, mutlaka araştırılması gereken ciddi durumlar olduğunun altını çiziyor.

Adet Düzensizlikleri Tedavisi

Op. Dr. Serhat Partalcı, kanamanın sebebinin üreme organlarından yani hormon düzensizliği değil de organik sebeplerden kaynaklandığında rahimde bulunan myom, tümör veya kanser varsa hastanın ameliyat edilmesi gerektiğini belirtiyor. Menopoz döneminde görülen her türlü kanamanın mutlaka ayrıntılı araştırılması gerektiğinin altını çizen Op. Dr. Serhat Partalcı, tıbbi tedavide doğum kontrol ilaçları, adet düzenleyici hormonal ilaçların yanında dengeleyici alternatif tedavilerin de uygulanabileceğine değiniyor.

Kilo vermek için beynin de hazır olması gerekir

yazildi.

Aşırı kilonun nedeni psikolojik sorunlar değil, tam tersine aşırı kilolu olmak psikolojik sorunlara yol açabiliyor ve bunlar da tedavinin başarısını olumsuz yönde etkiliyor.

Son araştırmalar, kilo almanın sanıldığından daha karmaşık olduğunu ve genetik, fizyolojik ve davranışsal öğeler içerdiğini göstermektedir. Günümüzde aşırı kilolu olmanın psikolojik sorunlara yol açtığı ve bu sorunların da tedavinin başarısını olumsuz bir şekilde etkilediği çok iyi bilinmektedir. Bir zayıflama programı uygulamaya başladığınızda, psikolojik faktörlerin kilo almanızda herhangi bir rolü olup olamayacağını belirlemeniz ve bu faktörlerin harcayacağınız çabayı ne şekilde etkileyebileceğini saptamanız son derece önemlidir.

Hepimizin besinlerle (ne yediğimiz) ve yemek yemeyle (niçin ve nasıl yediğimiz) ilişkisi bireyseldir ve biyolojimiz, ailemiz, arkadaşlarımız, kültürümüz, dinimiz, deneyimlerimiz, yaşama ve çalışma biçimimizin bir sonucudur. Bu faktörler bazı insanlar için olumlu etki gösterirler ve bir şeyler yemek bu kişiler için zevk, ödül, arkadaşlık, sevgi ve doyum anlamına gelir. Bazı insanlarda ise suçluluk duygusu, inkar, kontrol, kendisiyle çatışma, öfke, kaygı ve yoksunluk gibi çağrışımlara yol açmaktadır.

Aşağıdakilerden sizin duygularınızı yansıtanlar hangileri?
* Sıkıldığımda moralimi düzeltmek için bir şeyler yerim.
* Yemek yemek, hayatın acı yönlerini hissetmememe yardımcı oluyor.
* Sorunlarla yüzleşmemek için yiyorum.
* Aç olmadığımda bile yiyorum.
* Gece uyanıyorum ve tekrar uyuyabilmek için bir şeyler yemem gerekiyor.
* Bir paketi açtığımda, hepsini yemeden duramıyorum.
* Yemek yedikten sonra kendimi suçlu hissediyorum.
* Masada yemeğini en erken bitiren hep ben oluyorum.
* Yemek hiç aklımdan çıkmıyor.
* Tek başıma yemeyi tercih ediyorum.

Bu sorulara verdiğiniz her “Evet” yanıtını, doktorunuzla görüşmelisiniz.

Kokunuz kişiliğinizi yansıtır

yazildi.

Bazıları çiçek kokularını, bazıları baharatı tercih ederken, kimi sabunsu kokuları sever, kimisi de şekerli kokuları… Kokular sizi egzotik, masum, güçlü ya da seksi gösterebilir. İşte ayrıntılar…

Parfümler her biri farklı koku, doku ve kalıcılıkları olan sofistike ürünlerdir, tıpkı insanların her birinin karakterinin farklı oluşu gibi. Herkesin parfüm seçerken zevkleri farklılık göstermektedir.

Elbette ki moda bazen parfüm seçimlerimizi etkileyebilir. Trendler bir yıl meyve aromalı kokulara işaret ederken diğer bir yıl bizi daha yoğun içerikli esintilere yönlendirebilirler.

Fakat unutulmamalı ki parfüm, bir insanın kişiliği gibidir. Bunun için parfüm seçimlerinizde dikkatli olmalı ve teninize uyumuna çok özen göstermelisiniz.

Parfümünüzü teninize uygun seçin

Parfümler her tende aynı etkiyi göstermeyebilir, esmer bir cildin çiçek kokusunu taşıyışı ile açık bir tenin aynı kokuyu taşıması arasında farklar vardır. Parfümünüzün kalıcılığı, kokunuzu seçmenizle doğru orantılıdır.

Parfüm seçiminde yaş önemli

Parfüm kullanımı yaş ve zaman faktörüne göre de değişkenlik gösterir. Gençlerin daha soft kokuları tercih etmeleri önerilirken, ilerleyen yaşlar yerini çiçek ve baharat kokularına bırakmalıdır.

Doğal kokuları gözardı etmeyin

Sabahları özellikle işe, alışverişe giderken daha doğal kokular kullanılırken, akşamları çok daha yoğun ve çarpıcı kokuları tercih edebilirsiniz özellikle davetlerde.

Yoğun parfüm seçiminizde kışın baharat, yazın çiçek aromalarını öneririz…

Eyvah! Eşimle sürekli kavga ediyoruz...

27 Ağustos 2012 yazildi.

Aşkın ilk günlerindeki heyecan zamanla geçiyor ve her ilişkide olduğu gibi sizin de aranızda çatışmalar oluyor, ama sanırım sizinki biraz farklı, çünkü artık kendinizi sürekli bir tartışmanın ortasında buluyorsunuz. Peki, ne yapmak gerekir?

İlişkilerin sağlıklı devam edebilmesinin en önemli ve özel yolu sağlıklı iletişimden geçer. Eğer birbirinizi anlamaya çalışırsanız her şey daha kolay olacaktır. Şimdi sizlere süre gelen çatışmalarınızı önlemek için işinize yarayacak Birkaç araştırma sonucu vereceğiz. Dileriz eşinizi de bunları okumaya ikna edersiniz.

Başarılı iletişim 
Bir ilişki içinde anlaşmazlıklar çözümlenemezse, ilişkiyi güçlendirmek gerekiyor demektir. Üzüntü, gerilim, sinir, stres, durumları her ilişkide kaçınılmazdır. Bu sorunların kaynağı, gerçeklikten uzak, mantıksız talepler, keşfedilmemiş beklentiler ya da daha önce gün yüzüne çıkmış ama çözümlenmemiş konular olabilir.

Anlaşmazlıkların çözümünde, dürüstlük, anlayış ve empati gerekir. Taraflar sakin kalmalı ve iletişim içinde olmalıdır. Sağlıklı iletişim, seks, kariyer, evlilik, aile ilgili önemli ve düzgün kararlar aldırır. İletişim kritik bir öneme sahiptir. Başarılı iletişim, çatışmaları her zaman çözmüştür.

Gergin anlarda yapmanız gerekenler
Ailesini öğrenmeye çalışın. Çatışmaların iki tarafında aileden gördüğü durumlar, tutumlar ve kurallardan kaynaklanması muhtemeldir. Eşinizin aile geçmişini araştırın. Eğer aileler ifade farklılıklarını çözmekte yapıcıysa bu bireylere de geçmiştir. Ailenin iletişimi iyi değilse eşinizle aranızı düzeltmek ve kavga etmemek için yeni yollar denemeniz gerekebilir.

Zaman tanıyın. Belki bu sefer daha önceki küçük kavgalarınız gibi değil daha şiddetli bir çatışma içine girdiniz. Bu ihtilafı konuşarak çözemiyorsanız biraz zamana ihtiyacınız var demektir. Bu 'zaman aşımı' dönemi her iki taraf içinde yaralayıcı şeyler söylemeye engel olabilir. Neyin haklı, neyin haksız olduğunu anlamanıza yardımcı olur.

Duygusal destek, eşinizin farklılıklarınızı kabul etmesine ve ihtiyaçlarınızı karşılamasına yardımcı olur. Ona olan aşkınızı, saygınızı her seferinde dile getirir, hissettirirseniz size farklı ya da anlayışsız davranması için bir neden kalmaz.

Tartışmaya girmeyin. Çoğu çift genelde karşılıklı olarak tartışırlar ve bu durum genellikle kavgaya dönüşür. Sürekli tekrarlanan kavgalar bir döngü olacağına bazen çiftlerin tartışmadan çekilmeleri ya da hiç tartışmaya girmemeleri gerekir. Eninde sonunda bir uzlaşma yoluna gidilecektir.

Mesajlarınızı birleştirin. Bir çok şeyi tek bir defada söylemeniz işinize yarayacaktır. Sizin istek ve ihtiyaçlarınıza saygılı olmasını istiyorsanız duygularınızı doğrudan ifade etmeniz gerekir. Eşinizle konuşmadan önce gerçekten ne istediğinizi anlamak için biraz zaman ayırın. Net ve gözlemlenebilir biri olmak açısından tarifi mümkün birisi olun. Örneğin oldukça net 'elini daha sık tutmak istiyorum' diyebilirsiniz.

Kaygılarınızın ya da şikayetlerinizin oluşturduğu bir liste çıkarmak işe yarayabilir. Her seferinde bir konu hakkında konuşun. Bir seferde sorunu çözme odaklı kalmak için elinizden geleni yapın.

Gerçekten dinleyin, iyi bir dinleyici olmak için  eşinizin sözünü kesmeyin, yanıtınıza değil eşinizin söylediklerine odaklanın, doğru mu duydunuz kontrol edin. Bunlar yanlış anlamaları ortadan kaldıracaktır.

İlişkilerden beklentiler
Beraberliğinizin ilk aylarında bir ilişki istiyordunuz ama birlikte geçirdiğiniz bir süre sonra istekleriniz çok farklı olabilir. Hem siz hemde eşinizin zamanla değişeceğini tahmin ediyorsunuzdur. Zamanla aşk ve tutku değişecektir. Bu değişikliklere saygı göstermek gerekir.  Sağlıklı olanda budur.

Farklılıkları kabul etmelisiniz. Ortak noktalarımız ne kadar çok varsa farklı yönlerimizde bir o kadar çoktur. Bazı farklılıklarımız zamanla değişirken bazıları değişmez karakter yapılarımızdır. Eşimizin ne yazık ki bizim istediğimiz şekilde değişmesi asla gerçekçi bir beklenti olmayacaktır.

Eşinizin haklarına saygı göstermelisiniz. Sağlıklı ilişkilerde her bir kişinin haklarına, kendi duyguları, arkadaşları, sosyal faaliyetlerine saygı duymak gerekir. Bunları değiştirmesini beklemek, kendi çıkarlarınız doğrultusunda bir şeyler talep etmek eşimizi bambaşka bir insan yapmamıza sebebiyet verir.

İlişkilerde dış etkenler
Farklı kültürler, dini ya da ekonomik etkenler ilişkileri çoğu zaman etkilerler. Bu durumda eşinizin karakterinin büyük önemi vardır. Birbirinize olan duygularınız gerçek ve sağlamsa bu etkenler karşısında birbirinize razı gelirsiniz. Birbirinizin beklentileri hakkında konuşmak işinize yarayabilir. Farklı geçmişlere sahipseniz sağlıklı bir ilişki için fazla zaman ve enerji harcamanız gerekebilir. Eşinizin kültürü ya da dini hakkında bilgi sahibi olmak için zaman ayırın.

Birlikte ayrı zaman harcamak ortak bir ilişki sorunudur. Eşinizin sizden ayrı çok vakit geçirmesi sizi incitebilir. İlişkinize eşinizle beraber göz atın ve birlikte zaman geçirme açısından neye ihtiyacınız olduğunu tartışın. İlişkinize katmanız gerekenler hakkında konuşun ve bunun için uzlaşın.

İlişkiyi sürdürebilmek için 8 temel adım
*Siz ve eşiniz, nasıl bir ilişki istediğinizin farkında olun.
*Eşinizin tüm ihtiyaçlarını karşılamak mümkün olmayacaktır. Bazı ihtiyaçların ilişki dışında karşılanması gerekecektir. Bunu kabullenin.
*Birbirinizden istediğiniz şeyler için müzakere ve uzlaşmaya istekli olun.
*Tüm beklentileri karşılayacak bir partner değişikliği talep etmeyin. Eşinizin farklılıklarını kabul etmeye çalışın.
*Birbirinize güvenin. Zor şartlar altında aklınıza ilk gelen gitmek olmasın.
*Hislerinizi dürüstçe söylemekten çekinmeyin.

Şimdi H&M KIDS'de 'Okula Dönüş' Zamanı!

15 Ağustos 2012 yazildi.


Sonbahar kapımızı çalarken okula dönüş hazırlıklarına başlamanın tam zamanı. Şimdi hem oyun, hem de eğlence için çok sevimli çocuk kıyafetlerimiz var. Bu sezon H&M KIDS ekoseleri, tüvit kumaşları ve enteresan detaylarıyla İngiltere’den ilham aldı!

Bizler H&M olarak, çocuk kıyafetlerimizde standartlarımızı yüksek tutuyoruz. H&M KIDS ürünlerinin çocukların istedikleri gibi hareket etmelerine dayanıklı olması, hem de oyun saatinin daha sakin anları için yeterince yumuşak olması gerekiyor. Kullanışlı olduğu kadar, çocuğunuzun cildine karşı nazik, çevreye karşı da duyarlı olması lazım. Bu nedenle de popüler basic ürünlerimizin çoğu organik pamuktan üretiliyor.

H&M’den çocuk kıyafeti alırken güvende hissedebilirsiniz. Ürünlerin her biri çocuklar için güvenli olduğundan emin olmak üzere bir takım testlerden geçiriliyor. Örneğin tüm dış giysilerimiz kazaları engellemek amacıyla ayrılabilir kapüşonlara ve sımsıkı tutturulmuş düğmelere sahip.

H&M KIDS’le Okula Dönüş’ü ve sonbaharın gelişini yeni bir kampanyayla kutluyoruz! 15–26 Ağustos tarihleri arasında yapacağınız her 20 TL’lik alışverişe, 27 Ağustos – 9 Eylül 2012 tarihleri arasında tüm koleksiyonlarda kullanabileceğiniz 10 TL’lik hediye kartı H&M mağazalarında sizleri bekliyor.



Hangi etkinlik için olursa olsun, yeni favorilerinizi seçmek çok kolay. H&M hem çocuklara, hem de yetişkinlere neşeli bir sonbahar diliyor!

H&M’in kampanya ve yeniliklerinden haberdar olmak için sitesini ve sosyal ağ hesaplarını takip edebilirsiniz:

http://www.hm.com/tr/
http://www.facebook.com/hm
https://twitter.com/hmturkiye
http://www.youtube.com/user/hennesandmauritz

Bir bumads advertorial içeriğidir.

Sevişirken aklınız nerede?

12 Ağustos 2012 yazildi.

Sevişirken aklınız nerede?Son zamanlarda seks sizin için yapılması gereken bir işe dönüştüyse, sevişirken elinizi çenenize koyup, “Acaba yarın ne giysem?” diye düşünüyorsanız, yalnız değilsiniz!

Kadınlar artık o kadar çok meşgul ki, bütün her şeyi planlamaları gerekiyor. Bazen seksi bile! O yüzden, sevişirken, bazen yeterince odaklanamayan ve o ana kendini kaptırıp gidecekken, çok alakasız bir şeyi düşünerek konsantrasyon güçlüğü yaşayan kadınlar var. Ayrıca akşama kadar çalışan bir kadının, eve geldiğinde tek düşündüğü şey çoğu zaman seks değil, kendini en yakın kanepeye atmak ve derin bir uyku çekmek oluyor.

Çünkü yorgunluk ve stres onu başka bir şeyi düşünmekten alıkoyuyor. Tamam, abartmayalım; her kadın çok yorulmuyor olabilir. Ama yapılmasını gereken rutin işler ve stres, bir kadının kafasını yeterince meşgul edebilir. Hatta bazen, yarın ne giyeceğini bilmemek bile, bir kadın için büyük bir sorun olabilir!

Aslında böyle basit göründüğüne bakmayın çünkü bu ilgisizliğin altında ciddi problemler yatabiliyor. Sevişme sırasında günlük hayatı, rutin işleri devamlı olarak düşünen ve cinsel beraberliğe ilgisiz davranan kadınlarda bazı nedenler etkili olabiliyor.

Organik anlamda sorun yaşayan, örneğin hormonsal eksikliği olan kadınlarda zihinsel ve dolayısıyla vajinal uyarılmada bir azalma meydana geldiğini belirten Hattat Hastanesi Cinsel Wellness Kliniği Direktörü Dr. Ece Hattat, “Bu durumda kadın cinselliğe odaklanamaz ve baka düşünceler içinde olabilir. Günlük işlere daldığını düşünen kadın, hormonsal bir eksiklik yaşıyor olabileceğini fark etmez. İş, aile, çocuk, okul, ilişkisi gibi sebeplerle yoğun stres yaşayan kadınlarda da cinsel uyarılma azalabilir. Bu anlamda stres, hem cinsel isteği yöneten hormonları azaltarak, hem de psikolojik etkiyle cinselliğe odaklanmayı güçleştirerek, cinsel tatmini azaltır.”diyor.

Kadınlar, kendilerini bazen olumsuz duygulara da kaptırabiliyor. Örneğin partneri erken boşalma yaşayan kadınlar, “Sadece kendini tatmin etmek istiyor!” diye ve partneri sertleşme sorunu yaşayan kadınlar, “Kilo aldım”, “Partnerimi tatmin edemiyorum”,”Eskiden olduğu gibi çekici değilim” gibi düşünceler içinde olabiliyor.

Dr. Ece Hattat tüm bu saydıklarımızın dışında, kadınların cinsel mitler nedeniyle de cinsellik sırasında olumsuz mesajlara odaklanabileceğini söylüyor: “Bu şekilde seks yapmak doğru değil!”, “Kendimi rahat bırakırsam benim ahlaksız olduğumu düşünecek”, “Cinsel aktiviteyi ben yönetmeliyim” gibi düşünceler, kadınları tatminkar bir cinsellikten uzaklaştırıyor.

Kadınlarda cinselliğin duygusal yakınlık kısmı çok önemli.”Eşim duygusal yakınlık göstermiyor”,”Sadece seks istediğinde beni umursuyor”, “Kulağıma romantik bir şeyler söyleseydi” tarzı düşünceler oluşabiliyor. Cinsel isteksizlik, cinsel uyarılma sorunları, orgazm problemleri veya ağrı hastalıkları yaşayan kadınlar ise, “Hiçbir şey hissetmiyorum”,”Galiba orgazma hiç ulaşamayacağım”,”Ne zaman bitecek?”, “Canım yanıyor!” gibi düşünceler, var olan cinsel problemleri daha da arttırıyor.”

“Kendini röntgenleyen kadınlar var”

Sevişme sırasında, “kendini gözetleme” denilen bir tablo da ortaya çıkabiliyor. Bu sırada kadın veya erkek, sürekli kendini takip etme, cinselliği sanki dışarıdan biri gibi gözetleme eğiliminde oluyor. Zevk almadığını, orgazm olmadığını, sıradaki pozisyonu düşünerek kendini ve partnerini izleyen kadınlar, cinselliğe kendini tam olarak veremiyor. Haliyle konsantrasyonları bozuluyor, cinsel uyarılma ve orgazm ihtimali azalıyor. Doktor Ece Hattat’a göre, tüm bu sorunların üstesinden gelme yolları ise şöyle: Kadınların kendi cinsellikleriyle ilgili duygu ve düşüncelerini farkında olmaları, partnerlerinin istek ve arzularını anlayabilmeleri ve cinsellik konusunda iletişimden kaçınmamaları.

Elele

Siz Hiç LSV Dükkan Çikolatası Tattınız mı?

yazildi.


LSV Dükkan yani Lösev Dükkan’ında lösemili çocuklarımızın anneleri kendi elleriyle hazırladıkları organik kurabiyeler ve birbirinden renkli el emeği, göz nuru el işlerini sizlere sunuyor. LSV Dükkan bundan tam 12 sene önce LÖSEV Ankara’da, küçücük bir atölyede 5 anne ile başlayan bir çalışmayken bugün yüzlerce annenin ekmek parasını kazandığı meslek atölyeleri haline geldi.            
                          


Beslenme ile kanser arasındaki yakın ilişkiye dikkat çekmek için kurulan bu minicik atölye, seneler içerisinde azim, sevgi ve inançla büyüdü. Giderek büyüyen ve insanın içini ısıtan bu başarı öyküsü, LSV Dükkan markasını yaratmaya kadar uzandı. Lösemili çocuklarımızın annelerinin umutlarını, hayallerini işlediği, sevgiyle yoğurduğu her bir LSV Dükkan ürünü sevgili çocuklarımızı hayata bağlayacak.

Tüm renkleri ve lezzetleri ile Türkiye’nin her yerinden LSV Dükkan’a www.lsvdukkan.com üzerinden ulaşabilir ve sipariş verebilirsiniz.

Lösev’i Twitter’da @losev1998 hesabından takip edebilir, #LosevHayatVerir hashtag’i ile  paylaşımlarınızla destekleyebilirsiniz.

Bir bumads sosyal sorumluluk içeriğidir.

Erkekleri tavlamada yeni trendler

8 Ağustos 2012 yazildi.

Beyaz atlı prensiniz, gökten zembille inmeyecek maalesef! Onu bulmak için elinizi kolunuzu bağlayıp, oturup beklemeniz yerine harekete geçmeyi öneriyoruz. Mademki aşkta her yol mubah; dönemin ve teknolojinin son moda nimetlerinden faydalanmaya ne dersiniz?

Eskiden insanlar sadece lise, üniversite, iş, arkadaş ortamı ya da aile vasıtasıyla birileriyle tanışabiliyordu. Bunun ötesindeki tanışmalar ise olağandışı kalıyor, hatta kader diye nitelendiriliyordu. Peki ama "hayatının aşkını bulmak" gibi ciddi bir meseleyi kim kadere bırakmak ister ki? Kimse istemez…

Artık kimse kaderini kabullenip, yerine oturup, beyaz atlı prensin bu kısıtlı koşullar altında kendisini bulmasını beklemek zorunda da değil!

Bu devirde bekârların önündeki yöntemler ise geçmişe oranla çok daha alternatif dolu…

Cep telefonu

Cep telefonunuzun aşka giden yol olabileceğini hiç düşünmüş müydünüz? Hani şu 900′lü hatların sloganında olduğu gibi, belki de hayatınızın aşkı hemen telefonun öbür ucunda! Yanlış anlamayın tabii ki o deli saçması hatlardan bahsetmiyoruz!

İlk önce Singapur'da başlayan bir uygulamadan bahsediyoruz! Bir internet sitesinden sadece bu iş için geliştirilmiş yazılımı yüklüyorsunuz. Programı yükledikten sonra, kendinizle ilgili önemli bilgileri dolduruyor, bir fotoğraf ekliyor ve ne istediğinizi yazıyorsunuz; daha sonra tek yapmanız gereken telefonunuzu açık tutmak. Ve telefonunuz potansiyel sevgilinizi aramak için havaya sinyaller göndermeye başlıyor! Enteresan değil mi?

Bluetooth teknolojisi

Artık herkesin en azından wap'lı, zap'lı, bluetooth'lu telefonları var. Pek çok kişinin aslında ne olduğunu bile bilmediği, öğrenmeye de ihtiyaç duymadığı bu özelliklerden bluetooth belki de hayatınızı değiştirebilir. Örneğin otobüste ya da bir süpermarkette ya da çok kalabalık herhangi bir yerde flörtü başlatmak için telefonun bu özelliğinden yararlanabilirsiniz.

Siz bluetooth'u açınca etrafta bluetooth özelliğine sahip telefonların sahiplerinin kimlikleri belirecektir. Bluetooth kullanıcılarından biriyle bu şekilde gizli bir buluşma bile ayarlanabilir, kim bilir… Çok heyecan verici olmaz mı?

Hızlı randevular

Bir bar ya da diğer bir yerde düzenlenen bu gecelerde, bir grup bekâr erkek ve kadın buluşur. Herkese, örneğin 3-4 dakika gibi, birbirlerini tanımak için kısa bir süre verilir. Herkesin elinde bir de skor kartı bulunmaktadır. Bu karta da beğendiniz kişileri işaretleyebilirsiniz.

Bu gibi bir organizasyon insanı zaman ve stresten kurtararak aynı anda bir gecede, hatta birkaç saat içerisinde pek çok potansiyel sevgili adayıyla tanışma şansı sunmaktadır. Sevgili bulmasanız bile çok eğleneceğiniz kesin!

Hobi kursları

Biraz boş zamanınız varsa ve hayatınıza bir renk katmak istiyorsanız, hobi kurslarını denemekte fayda var. Mesela fotoğrafa ilgi duyuyorsanız hemen bir fotoğrafçılık kursuna yazılın, deriz. Danstan sinemaya, dalıştan yemeğe kadar çok çeşitli ilgi alanlarına yönelik olan bu kurslarda katılımcı yaş ortalaması da çok değişken.

Ayrıca illa en pahalısına ya da en iyisine, en bilinenine gitmenize de gerek yok, artık hemen sokağı dönünce kesin bir tane kurs bulabilirsiniz. Böylece hem kendinize yeni şeyler katacak hem de yeni insanlarla tanışma fırsatı yaratmış olacaksınız.

Şarap ya da yeni ürün tanıtım günleri

Artık firmalar kendi ürünlerini tanıtmak için çeşitli organizasyonlar düzenliyorlar… Ayrıca yeni açılan tüm dükkânlar da birer açılış kokteyli yapıyorlar. Bunları gazete ya da sokaktan geçerken gördüğünüzde içeri dalmamanız için hiçbir neden yok.

Orada aynen sizin gibi sadece meraktan ya da ilgi alanı bu olduğu için bulunan pek çok kişi olacağı kesin.

Tracking ve hafta sonu gezileri

Yalnızsınız diye tatile çıkamayacağınızı kim söyledi? Özellikle şehir dışına yapılan kısa günübirlik turlar ya da hafta sonu gezileri, yeni yerleri keşfetmek, yeni tatlar denemek, hatta diğer bekârlarla tanışmak için birebir. Üstelik tanışacağınız adayların maceracı ve sportif olması da kuvvetli ihtimal!