“20 yıldır denize giremediğini söyleyen hastalarım oldu”
Kadın güzelliği ve doğurganlığının en önemli simgelerinden biri olan göğüsler için sağlıktan çok estetik kaygıların ön plandadır. Kusursuz kadın bedeni idealinin empoze edildiği günümüzde bu estetik kaygılar kadınların sosyal yaşam kalitelerine de doğrudan etkide bulunuyor.
Estetik, Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Alper Tuncel, göğüs ölçüsündeki memnuniyetsizlikler sebebiyle kendisine gelen birçok hastanın sosyal yaşamında bu sorunlara bağlı sıkıntılar yaşadığını dile getiriyor. Göğüs ölçüsünün yaşama olan etkileriyse sorunun biçimine bağlı olarak farklılık gösteriyor.
“20 yıldır denize giremediğini söyleyen hastalarım oldu”
Küçük göğüslü kadınların kendilerine uygun giysi bulmak, karşı cinsle yakınlaşmada tedirginlik ve içine kapanıklık gibi çeşitli sorunlar yaşadığını söyleyen Tuncel, estetik müdahalenin ardından bu hastalarından sosyal yaşamlarına dair oldukça olumlu geri dönüşler aldığını belirtiyor. Büyük göğüslü kadınların sıkıntılarıysa daha farklı. İskelet sistemi rahatsızlıklarının yanı sıra, göğüslerini gizlemek için gösterdikleri çabanın, kadının duruşundan, konuşmasına ve varlığını ifade etmesine kadar birçok unsuru etkileyebildiğini söyleyen Tuncel’in aktardığı bir anekdotsa yaşanan sorunların boyutunu adeta gözler önüne serer nitelikte. 37 yaşında göğüs küçültme operasyonu için kendisine gelen bir hastası yaklaşık 20 yıldır dalga geçilme korkusuyla denize gidemediğini gözyaşları içinde anlatıyor. Operasyonun 1. yılının ardından elinde deniz fotoğraflarından oluşan bir albümle ziyaretine gelen hastanın Tuncel’e bir de sürprizi var, yaz tatilinde tanıştığı kişiyle evlilik davetiyesi…
“Vücut yapısına uygun ölçü tercih edilmeli”
Estetik cerrahi yöntemlerinin gelişmesiyle birlikte operasyona engel bir hastalığı olmayan herkesin meme estetiği yaptırabileceğini söyleyen Tuncel, kadınlara empoze edilen güzellik anlayışının gerçeği yansıtmadığını ve operasyon kararı alınmadan önce kadınların kendi bedenlerine karşı adaletli olmaları gerektiğini vurguluyor. Hastaların sorunsuz gerçekleşen bir operasyonun ardından 3 ile 7 gün arasında günlük yaşamlarına dönebildiğini belirten Tuncel, daha travmatik sonuçlarla karşılaşmamaları için kadınları kendi vücut yapılarına uygun ölçüyü tercih etmeleri konusunda uyarıyor.
Son olarak göğüs ölçüsünde değişiklik yaptırmak isteyen kişilere öncelikle kan tetkikleri, mamografi veya meme ultrasonografisi öneren Op.Dr. Alper Tuncel ailesinde meme kanseri olan ya da risk grubunda yer alanların ise mutlaka düzenli muayene ve kontrol amaçlı tetkikler ile durumunu takip etmesini öneriyor.
Göğüs ölçüsü yaşam kalitesini nasıl etkiliyor?
10 Temmuz 2013 yazildi.
0 yorum: