Destekleyici, duyarlı, akıllı ve çok sakin... Doğum partnerinizi siz böyle mi görüyorsunuz? Eğer sizinki böyle değilse, partnerinizi doğru yönlendirmek için bazı ipuçlarına ihtiyacınız olacak.
Pozitif ve az sancılı bir doğum arzu ediyorsanız, sevdiğiniz ediyorsanız yanı başınızda acılar çekerek bağırırken sizin sakin ve destekleyici olmanız imkansızdır. Bir doğuma tanıklık etmek çok ağır bir deneyim olabilir. Bunun için gerçekten hazır değilseniz, karşılaşacaklarınızla başa çıkamaz ve sonuç olarak da kimseye destek vermiş olmazsınız. Öyleyse doğumun iyi geçeceğinden nasıl emin olacağız? Bunun 8 altın kuralı var. Şimdi bu kuralları öğrenin ve doğum partnerinizi de bu kurallara uyması için eğitin.
1- Dürüst olun:
İlk önce ikinizin de partnerlik konusunda hemfikir olması şart. Babaların, eşlerin doğumunda yanlarında olmalarına son yıllarda izin veriliyor. Bu da çok iyi bir şey. Bu nedenle birbirinize karşı dürüst olmalı ve duygularınıza saygı duymalısınız.
2- Hazırlanın:
Baba adayları elbette size sesleniyoruz. İşte siz… Alev alev yanan alnını tutup, kulağına cesaret veren kelimeler fısıldayan kişi… Bu sırada doktorun sesi kulağınızda çınlayabilir : 'Yaklaşık 9 cm. Neler olduğu hakkında en ufak bir fikriniz var mı?' Şimdi bebek gibi başparmağınızı ağzınıza sokma zamanı değil. Ödevinizi önceden çalışma zamanı. Doğum öncesi toplantılarına gidin, kitap okuyun, soru sorun. Doğum odası dilini öğrenin. Mesela genişlemenin ne olduğunu bilmiyorsanız o sırada tamamen şaşırıp kalır ve karınıza yardımcı olamazsınız!
3- Odaklanın:
Eşinizin hangi şekilde doğurmak istediğini mutlaka bilmelisiniz. Doğum planını okuyun, hatta yazmasına yardım edin. Onun için en önemli olan şeyleri öğrenin. Belki doğum sırasında ayakta durmak istiyordur ya da sizin de onu tutmanızı arzu ediyordur.
4- Gerçekçi olun:
Bebekler ezbere doğmazlar. O yüzden unutmayın ki, olaylar sizin planladığınız gibi gitmeyebilir. Esnek olmalısınız. Aksi durumda işler çok zorlaşır. Her ne kadar doğum öncesi karar vermiş olsanız da doğum sırasında olabilecek her şeyi doğallıkla karşılamalısınız. En iyi partner, size ayak uydurandır.
5- Odadan çıkın:
Uzmanlar, panikleyen bir partnerin doğumu yavaşlattıklarını savunuyorlar. Yine araştırmalara göre yanlarında huzursuz partnerlerle doğum yapan kadınlar, sezaryen bile olsa, daha fazla acı çekiyor ve kendilerini daha zor toparlıyorlar. Ama yine de huzursuz hissetmesi son derece normal diyor uzmanlar. Titreyecek kadar kötüyseniz, o zaman biraz durun ve toparlanın.
6- Vurgun için hazırlıklı olun:
Doğum partneri olmak kolay bir iş değil. Annelerimiz deneyimlidir ama tansiyonları, şekerleri olabilir. Sizin yanınızda kalıp size moral verebilirler ama fiziksel olarak yorulabilirler. Tüm bu süre içinde sakin ve pozitif kalmak gerçekten çok zordur.
7- Doğru yerde olun:
Doğumda moral desteği veren kişilerin işe başlarken, çok iyi ve pozitif bir şekilde olduklarını ama sonlara doğru darmadağın olduklarını görürüz. Doğum anı gelip de eşiniz bebeği itmeye başlayınca sizin yeriniz yatağın ayakucu değil başucu olmalı. Yani doğum yapanın başının yanı! Orada onu yüreklendirmek ve elini tutmak için bulunmalısınız. Olayı kameraya çekmek için ortadan kaybolmak yardımcı olmak demek değildir.
8- Duyarlı davranın:
'Doğumda moral destek elemanı' olarak göreviniz ne kadar zor olursa olsun vücudunuzu rahat bırakmalı ve sakin olmalısınız. Yapacağınız iş, gidip yiyecek içecek almaktan tutun da, elleriniz yorulana kadar hamilenin ellerinizi sıkmanıza izin vermek bile olabilir. Ne kadar yardım ederseniz edin size bağırması bile normaldir. Hatta odanın bir köşesine bile atılabilirsiniz. Doğum partneriniz için doğum yeni ve yoğun bir deneyim. Doğuran bunu doğumun ortasına kadar algılayamıyor. O yüzden size düşen en önemli iş, o ne isterse ya da ne söylerse söylesin, hiçbir şeyi üstünüze almayın. Sadece dediğini yapın.
Pozitif ve az sancılı bir doğum arzu ediyorsanız, sevdiğiniz ediyorsanız yanı başınızda acılar çekerek bağırırken sizin sakin ve destekleyici olmanız imkansızdır. Bir doğuma tanıklık etmek çok ağır bir deneyim olabilir. Bunun için gerçekten hazır değilseniz, karşılaşacaklarınızla başa çıkamaz ve sonuç olarak da kimseye destek vermiş olmazsınız. Öyleyse doğumun iyi geçeceğinden nasıl emin olacağız? Bunun 8 altın kuralı var. Şimdi bu kuralları öğrenin ve doğum partnerinizi de bu kurallara uyması için eğitin.
1- Dürüst olun:
İlk önce ikinizin de partnerlik konusunda hemfikir olması şart. Babaların, eşlerin doğumunda yanlarında olmalarına son yıllarda izin veriliyor. Bu da çok iyi bir şey. Bu nedenle birbirinize karşı dürüst olmalı ve duygularınıza saygı duymalısınız.
2- Hazırlanın:
Baba adayları elbette size sesleniyoruz. İşte siz… Alev alev yanan alnını tutup, kulağına cesaret veren kelimeler fısıldayan kişi… Bu sırada doktorun sesi kulağınızda çınlayabilir : 'Yaklaşık 9 cm. Neler olduğu hakkında en ufak bir fikriniz var mı?' Şimdi bebek gibi başparmağınızı ağzınıza sokma zamanı değil. Ödevinizi önceden çalışma zamanı. Doğum öncesi toplantılarına gidin, kitap okuyun, soru sorun. Doğum odası dilini öğrenin. Mesela genişlemenin ne olduğunu bilmiyorsanız o sırada tamamen şaşırıp kalır ve karınıza yardımcı olamazsınız!
3- Odaklanın:
Eşinizin hangi şekilde doğurmak istediğini mutlaka bilmelisiniz. Doğum planını okuyun, hatta yazmasına yardım edin. Onun için en önemli olan şeyleri öğrenin. Belki doğum sırasında ayakta durmak istiyordur ya da sizin de onu tutmanızı arzu ediyordur.
4- Gerçekçi olun:
Bebekler ezbere doğmazlar. O yüzden unutmayın ki, olaylar sizin planladığınız gibi gitmeyebilir. Esnek olmalısınız. Aksi durumda işler çok zorlaşır. Her ne kadar doğum öncesi karar vermiş olsanız da doğum sırasında olabilecek her şeyi doğallıkla karşılamalısınız. En iyi partner, size ayak uydurandır.
5- Odadan çıkın:
Uzmanlar, panikleyen bir partnerin doğumu yavaşlattıklarını savunuyorlar. Yine araştırmalara göre yanlarında huzursuz partnerlerle doğum yapan kadınlar, sezaryen bile olsa, daha fazla acı çekiyor ve kendilerini daha zor toparlıyorlar. Ama yine de huzursuz hissetmesi son derece normal diyor uzmanlar. Titreyecek kadar kötüyseniz, o zaman biraz durun ve toparlanın.
6- Vurgun için hazırlıklı olun:
Doğum partneri olmak kolay bir iş değil. Annelerimiz deneyimlidir ama tansiyonları, şekerleri olabilir. Sizin yanınızda kalıp size moral verebilirler ama fiziksel olarak yorulabilirler. Tüm bu süre içinde sakin ve pozitif kalmak gerçekten çok zordur.
7- Doğru yerde olun:
Doğumda moral desteği veren kişilerin işe başlarken, çok iyi ve pozitif bir şekilde olduklarını ama sonlara doğru darmadağın olduklarını görürüz. Doğum anı gelip de eşiniz bebeği itmeye başlayınca sizin yeriniz yatağın ayakucu değil başucu olmalı. Yani doğum yapanın başının yanı! Orada onu yüreklendirmek ve elini tutmak için bulunmalısınız. Olayı kameraya çekmek için ortadan kaybolmak yardımcı olmak demek değildir.
8- Duyarlı davranın:
'Doğumda moral destek elemanı' olarak göreviniz ne kadar zor olursa olsun vücudunuzu rahat bırakmalı ve sakin olmalısınız. Yapacağınız iş, gidip yiyecek içecek almaktan tutun da, elleriniz yorulana kadar hamilenin ellerinizi sıkmanıza izin vermek bile olabilir. Ne kadar yardım ederseniz edin size bağırması bile normaldir. Hatta odanın bir köşesine bile atılabilirsiniz. Doğum partneriniz için doğum yeni ve yoğun bir deneyim. Doğuran bunu doğumun ortasına kadar algılayamıyor. O yüzden size düşen en önemli iş, o ne isterse ya da ne söylerse söylesin, hiçbir şeyi üstünüze almayın. Sadece dediğini yapın.
0 yorum: